4 Mart 2017 Cumartesi

--UNUTTURULAN BENLİĞİMİZ....






TAPDUK EMRE'Yİ,YUNUS EMRE'Yİ,SAİD-İ NURSİ'Yİ İMAM RABBANİ'Yİ,ABDÜLKADİR GEYLANİ'Yİ ve BİR ÇOK İSLAM ALİMİNİN ESERLERİ YASAKLANDI UNUTTURDULAR BU MİLLETE..O KADAR İLERİ GİTTİLERKİ KURANI KENDİ KAFALARINA GÖRE TEFSİR ETTİRMEYE ÇALIŞTILAR AMA BAŞARAMADILAR....UNUTTUKLARI BİRŞEY VARDI ÖYLESİNE GAFLET UYKUSUNA DALMIŞLARDI Kİ NEMRUT'U TEK BİR KÜÇÜÇÜK SİNEK ÖLDÜRMEYE YETTİ FİRAVUN MUSA PEYGAMBERİN VE ONA İNANANLARIN CANINA KASTETDİ OKYANUSUN ORTASINDA ALLAHIN GAZABINA UĞRADI...BEDİÜZZAMANDAN ÖLÜMSÜZ BİR HAYKIRIŞ: İSLAMİYETGÜNEŞ GİBİDİR,ÜFLEMEKLE SÖNMEZ,GÜNDÜZ GİBİDİR,GÖZ YUMMAKLA GECE OLMAZ.GÖZÜNÜ KAPAYAN,YALNIZ KENDİNE GECE YAPAR..
                                  
1899’da, Van valisi Tahir Paşa, Bediüzzaman’a bir gazetedeki, İngiliz Müstemleke Nazırının sözlerini göstertmişti. Gladstone isimli sömürgeler bakanı elindeki Kur’an’ı göstererek, şöyle diyordu: “Bu Kur’an Müslümanların elinde bulunduğu müddetçe biz onlara hakiki hakim olamayız. Ne yapıp yapıp, ya bu Kur’an’ı sükut ettirip ortadan kaldırmalıyız. Veya müslümanları ondan soğutmalıyız.
                                                  
Bu haber ve çirkin planlar karşısında dini gayreti ihtizaza gelen Bediüzzaman Said Nursi, dünya çapında bir İslami gayretin gerekliliğini düşünmüş, nazarını bütün cihana çevirmiş ve “Ben de dünyaya Kur’an’ın sönmez, söndürülemez ebedi bir mucize olduğunu ilan edeceğim.” demişti.

İKİ ANA ESAS
Sağına soluna bakmamış, kimlerin kendisi ile birlikte geldiğini düşünmemiş, vazifeyi omuzlarında ve kendine ait bilmişti. Evet, bu hissyat ve düşünce her Müslümanda olması gereken şeydi. O günden sonra zihnindeki planlarını iki ana esas üzerinde topladı:
Birincisi, Kur’an’a ait hakikatlerin izah ve ispatı;
İkincisi ise fen ve din ilimlerinin birlikte öğretildiği medresenin veya medreselerin açılması idi.

















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder